Av. Zehra Püren ALTUNTAŞ
Av. Merve GÜRSOY
Anonim Şirketlerin Tasfiyesi
Anonim şirketlerin sona erme ve tasfiyesi 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) m. 529 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. TTK m. 533’e göre sona eren şirket tasfiyeye girer. Tasfiye halindeki şirket tüm aktiflerini paraya çevirir, alacaklarını tahsil eder ve borçlarını öder.
TTK m. 532 uyarınca sona erme, iflastan ve mahkeme kararından başka bir sebepten ileri gelmişse, yönetim kurulunca ticaret siciline tescil ve ilan ettirilir. Dolayısıyla şirket tasfiye haline girdiğinde ve tasfiye sonlandırıldığında, bu hususların şirketin bağlı olduğu ticaret sicilinde tescili ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde (“TTSG”) ilanı gerekmektedir.
Tasfiyeye girmesine karar verilen şirketin yönetim kurulu öncelikle şirket genel kurulunu şirketin tasfiyesinin görüşüleceği gündemi belirterek toplantıya çağırır. Bu toplantıda en az biri T.C. vatandaşı olan ve Türkiye’de ikamet eden tasfiye memuru/memurları atanır. Yine bu toplantıda şirketin unvanının başına “Tasfiye Halinde” ibaresinin eklenmesine ve kararın tescil ve ilanı ile gerekli bildirimlerin yapılmasına karar verilir.
Alacaklıların Çağrılması ve Korunması
Tasfiye haline giren Şirket, alacaklılarını alacaklarını bildirmeye davet eder. Bu amaçla alacaklı oldukları şirket defterlerinden veya diğer belgelerden anlaşılan ve yerleşim yerleri bilinen kişiler taahhütlü mektupla, diğer alacaklılar Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ve şirketin internet sitesinde ve aynı zamanda esas sözleşmede öngörüldüğü şekilde, birer hafta arayla yapılacak üç ilanla şirketin sona ermiş bulunduğu konusunda bilgilendirilirler ve alacaklarını tasfiye memurlarına bildirmeye çağrılırlar.
Eş zamanlı olarak şirketin bilinen alacaklarına ilişkin bir alacaklılar listesi hazırlanır ve ilgili ticaret sicil müdürlüğüne sunulur. Listede yer alan alacak tutarları tasfiye halinde bulunan şirketin merkezinin kayıtlı bulunduğu ticaret sicil müdürlüğüne en yakın Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Anonim Şirketi şubesinde veya şirket merkezinin bulunduğu yerde anılan Banka şubesinin bulunmaması durumunda en yakın yerdeki şubede açılacak hesaba yatırılır. Şirketin alacaklıları alacaklarını tahsil etmek istediklerinde, öncelikle ticaret sicil müdürlüğünden alacaklı olduklarına ilişkin belgeyi alıp paranın yatırıldığı bankaya giderek şirketten olan alacağını tahsil edebilir. 20 Mart 2015 tarih ve 29301 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sermaye Şirketlerinin Tasfiyesinde Şirket Alacaklılarının Alacaklarının Yatırılacağı Bankanın Belirlenmesine İlişkin Tebliğ (“Tebliğ”) m.5 uyarınca söz konusu prosedürün uygulanacağı alacaklar şunlardır:
- Şirket defterlerinden veya diğer belgelerden alacaklı oldukları anlaşılan, yerleşim yerleri bilinen ve iadeli taahhütlü mektupla çağrılan kişiler,
- Şirket defterlerinden veya diğer belgelerden alacaklı oldukları anlaşılan ancak yerleşim yerleri bilinmeyen, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde, şirket bağımsız denetime tabi ise şirketin internet sitesinde ve aynı zamanda sözleşmede öngörüldüğü şekilde, birer hafta arayla yapılacak üç ilanla şirketin sona ermiş bulunduğu konusunda bilgilendirilen ve alacaklarını tasfiye memuruna bildirmeye çağrılan kişiler,
- Tasfiye halinde bulunan şirketin ulaşılamayan ortakları.
Şirketin, henüz muaccel olmayan veya hakkında uyuşmazlık bulunan borçları ise bu borcu karşılayacak tutarda bir teminat ile güvence altına alınmadıysa veya şirket varlığının pay sahipleri arasında paylaşımı bu borçların ödenmesi şartına bağlanmadıysa, söz konusu borcu karşılayacak tutar notere depo ettirilir.
Vadesi gelmemiş borçlar ile ilgili olarak TTK m. 542/1-h maddesi uyarınca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından kısa vadeli kredilere uygulanan oran üzerinden iskonto ederek ödeme seçeneği de getirilmiştir. Alacaklıların bu ödemeyi kabul etmeleri zorunludur. Bu iki düzenleme her ne kadar birbiriyle çelişik gözükse de, kanunun gerekçesi incelendiğinde kanun koyucunun muaccel olmayan borçlar açısından TTK m. 542/1-h’nin uygulanmasının daha pratik olduğu görüşünde olduğunu söylemek mümkündür.
Tasfiye Süreci ve Tasfiye Sonu
Tasfiyeye girişe ilişkin genel kurul toplantısı ile eş zamanlı olarak alacaklılara çağrı ilanı birer hafta ara ile TTSG’de yapılır. Son ilanın TTSG’de yayınlanmasından itibaren 6 aylık bekleme süresi başlar. Bu 6 aylık sürede tasfiye memurları şirketin aktiflerini paraya çevirme, borçları ödeme ve alacakları tahsil etme işlerini yürütür. Söz konusu bekleme süresinin sonunda tasfiye sonu genel kurul toplantısı yapılır ve bu toplantıda tasfiye sonu kesin bilançosu onaylanarak, tasfiye memurlarının ibrası gerçekleştirilir. Bu toplantının ilgili ticaret sicil müdürlüğü nezdinde tescil ve ilanı ile şirketin tasfiyesi gerçekleşmiş olur.
Şirketlerin tasfiyeleri sürecinde dikkat edilmesi gereken noktalardan biri de önceki yıllara ait olağan genel kurul toplantılarının yapılmış olmasıdır. Bu hususa dikkat edilmemesi halinde eksik genel kurul toplantılarının tamamlanması ilgili ticaret sicil müdürlüğünce talep edilebilecek ve bu durum tasfiye sürecinin uzamasına neden olabilecektir. Buna ek olarak TTK m. 82 uyarınca, tasfiye sonuçlandıktan sonra, şirkete ait ticari defterlerin tasfiye sonu genel kurul toplantısında belirtilen yerde 10 yıl süre ile saklaması gerekmektedir.